AsHaberAdana.Com ~ Adana'da Haberin Merkezi Adana Gündem – Adana Haberleri – Adana Büyükşehir Haberleri – Adana Haber Ajansı – Adana Gazetesi – As Haber Adana
İlgili Haberler
Tarihin bazı dönemeçleri vardır; insanlığın yönünü değiştirir, bir halkın bilincini yeniden inşa eder. 1 Kasım 1922, Türk milletinin tarihinde işte böyle bir dönemeçtir. O gün Türkiye Büyük Millet Meclisi, yalnızca bir yönetim biçimini değil, bir çağın zihniyetini de kapatmıştır.
Saltanat kaldırılmış, bir kişinin “kulları” olarak görülen halk, artık kendi geleceğinin “milleti” haline gelmiştir.
Bu karar, savaş meydanlarında kazanılan zaferin düşünsel zaferidir. Çünkü gerçek kurtuluş, yalnızca düşmanı yenmekle değil, esareti reddetmekle mümkündür. Mustafa Kemal Paşa’nın öncülüğünde alınan bu karar, yüzyıllardır süregelen “itaat kültürünün” yerine “irade kültürünü” koymuştur.
Artık bu topraklarda bir hanedanın değil, bir halkın sesi vardır. Egemenlik, gökten yere inmiş, ilahi bir hak olmaktan çıkıp halkın iradesine dönüşmüştür. Bu, laikliğin ve Cumhuriyet’in temel taşıdır. Çünkü saltanatın kaldırılmasıyla birlikte devlet, dinin ya da soyun değil, aklın ve bilimin rehberliğini seçmiştir.
1 Kasım 1922, “kul”dan “yurttaş”a geçişin tarihidir.
Bir ulusun, kendi kaderini tayin etme kararlılığının simgesidir.
Meclis kürsüsünde yankılanan ses, hâlâ bize seslenmektedir:
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”
Bugün, o kararın üzerinden bir asır geçti. Ancak o gün atılan adımın anlamı, hâlâ günceldir. Çünkü egemenliği korumak, yalnızca bir hukuk meselesi değil; bir bilinç meselesidir. Halkın iradesini hiçe sayan her anlayış, 1 Kasım’ın ruhuna karşıdır.
Saltanat, bazen tahta değil, zihinlere geri döner. O nedenle Cumhuriyet’e, laikliğe ve özgürlük fikrine sahip çıkmak, geçmişe değil, geleceğe borcumuzdur.
1 Kasım 1922, yalnızca bir rejim değişikliği değil; bir halkın onur manifestosudur.
Bugün o büyük devrimin mirasına sahip çıkmak, Atatürk’ün bize bıraktığı en kutsal emanete sahip çıkmaktır.
“Tebaa olmaktan yurttaşlığa giden yol, 1 Kasım’da açıldı.
O yolu karanlığa teslim etmeyecek olan da yine bu milletin aydın vicdanıdır.”
